top of page

KOKU

İnsanların beş duyusu vardır düşüncesine katılmıyorum. 

Duyular sınırsızdır...

İnsan gibi evrimsel analizi yöneten bir canlının maddesel işlevlerin ötesinde atomik olmayan, fiziksel kavramlarla açıklanamayacak, çok güçlü duyulara sahip olduğunu düşünmem de bu yüzden.

Peki nedir bu duyular? 

Nasıl kullanılır ya da ne işe yararlar?

Birçok duyunun niteleyici özelliği olduğu gibi, nitelikleri belirli olmayan, ‘Zaman’ kavramıyla iç içe, enteresan bir duyudan bahsedeceğim.

Koku…


Koku, insan duyularından belki de en güçlü olanıdır. Görsel, işitsel veya dokunsal algılar gibi diğer duyusal uyarıcılar, genellikle soyut kavramları açıklamamızı sağlarken, kokunun çok daha somut bir etkisi vardır.

Yani, zaman makinesinin varlığına inanmayabilirsiniz. Peki ya sadece bir kokunun, anlık olarak sizi geçmişe götürdüğünü, bir olayın ya da bir anın sıcaklığını, öfkesini ya da mutluluğunu yeniden yaşatabildiğini nasıl açıklayabilirsiniz?

Koku dediğimiz duyu sadece burun boşluğumuzdaki koku reseptörleri ile beynimizin olfaktör korteksi arasındaki bir bilgi alışverişinden ibaret midir?

Bu sistemin içinde yer alan amigdala adındaki basit bir yapı, kokuya duygusal anlam kodlamayı nereden, kimden öğrenmiştir? Sekiz-on bin hücre bir araya gelip geçmişteki duygusal anıları gün yüzüne nasıl çıkabilir?

…………………………

Birçok insan, belirli bir kokuyu duyduğunda, çocukluğundaki bir anıyı ya da geçmişte yaşadığı önemli bir olayı hatırladığını söyler. Bu, ‘Koku Anıları’ olarak adlandırılan bir fenomendir.

Kokular, beyin tarafından diğer uyarıcılara kıyasla çok daha doğrudan ve hızlı bir şekilde işlenir. 

Bu yüzden basit bir nem kokusuyla, bir anda 1989’a, Recep Ağa Sokak No:10’daki evin kömürlüğüne kaçan topu karanlıklar içinde aramaya başlarsınız.

1992’ye gider, Seven Et Kombinasının meyve bahçesinde köpek gezdirirsiniz.

Bazen, kendinizi Çağdaş Sokak'taki gecekondunun çatısına çıkıp, Pamuk Teyze’nin arka bahçesindeki dut ağacına dalarken bulursunuz.

Annenizin kullandığı bir baharat kokusu, sizi bir anda Kızılay Caddesi No:22’deki Sarı Apartmanı’nın mutfağına götürür.

Akpolat Apartmanı No:1’deki evinizin arka odasında kuzinede pişen hıngeli dedenizle birlikte afiyetle yerken babaannenizi, mutfakta İşhan’dan topladığı madımakları yıkıyor bulursunuz.  

Oysa daha dün gibidir, 40 yıl öncesi…

Bir kuru ot kokusu, basit bir nem.. ya da seyyar satıcının ‘-abi, orijinal bu haa!!’ diye kandırmışlığına inanarak sattığı dandik bir yapay çiçek aroması nasıl başarır bunu?

Yani nasıl çalışır bu? 

Hangi koku, ne kadar anıya hükmeder mesela? Her kokunun götürdüğü bir yer, hatırlattığı bir olay ya da süresi mi vardır?

Hayır, hayır o kadar basit değil.

…………………………

Kokular, insanların duygusal tecrübelerine de bağlanabilir. Bu yüzden bir kokunun negatif bir anıyı da harekete geçirmesi olasıdır. Bir antiseptik kokusu, bir yakınınızın hastalık dönemini veya kaybını anımsatabilir örneğin.

Bununla birlikte, bir kokunun anılara ve duygulara olan etkisi kişiden kişiye de değişebilir. Aynı koku, farklı kişilerde farklı duygusal tepkilere yol açabilir. Çünkü her birey, yaşamı boyunca farklı yerler, insanlar ve olaylarla ilişkili kokulara sahiptir.

Bilinçaltımızın sadece anıları değil, metabolizmamızın var olduğu andan bu güne kadar işlediği her görüntü, ses yada dokunsal geribildirimi olası belleğinde renklere ve kokulara göre kodlayarak kaydettiği de gerçek.

Otçul, etçil ya da deniz canlılarının av veya avcı modeline göre besinlerini yemeden önce koklaması, yavrularını tanımak için koku aracını kullanması, bölgelerini işaretlemek için kendi kokularını bırakması, bir bitkinin bile tozlaşmasını kolaylaştırmak için kokusunu öne çıkarması, kokunun sadece geçmişe götürmekle kalmadığı, bugünü hatta geleceği de tasarlama ve kurgulama aracı olabileceğini göstermez mi?

Bir koridorda dağılan tanıdık bir parfümle kendinizi 20 Haziran 2004’te nasıl buluyorsanız, yanık bir ahşap kokusu size içine onca hatıra sıkıştırılmış ve bitmeyen bir geceyi nasıl anımsatıyorsa, bir anlamda geleceğinizi de oluşturma özelliğine sahip değil midir?

Bu yüzden, bir kokunun arkasında ‘Zaman’ olduğu çok açık. İçinde kaybolan, hapsedilmiş her şeyi, açığa çıkarmak içinse bir o kadar ‘Pervasız’ olduğu ortada.

Şimdi, düşüncelerinizin en son nasıl koktuğunu ve sizi nereye götürdüğünü bir düşünün bakalım?

Alın size zaman yolculuğu…

 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
BIÇAK SIRTI (Tanıtım Bölümü)

'Bazı şeylerin tarifi, tanımı olmaz. Hikayesi olur...' O gün, üzerimde bir ağırlık taşıyormuşum gibi hissettiğim sıradan bir gündü....

 
 
  • Whatsapp
  • X
  • Facebook
  • Instagram

© 2025, Her hakkı Kürşad POLAT'a aittir.

bottom of page